Suyun sanayi için vazgeçilmez bir kaynak olduğunun bilinciyle hareket eden Petlas, bu kapsamda Kırşehir’deki fabrikasında atık su arıtım ve yeniden kullanıma dayalı saf su sistemini devreye alıyor. Şirket, eylül ayında devreye alınması planlanan sistem ile yılda 500 bin ton atık suyun geri kazanılmasını sağlayacak. Geri dönüşüm sistemlerinin güçlendirilmesi, suyun yeniden kullanımı ve atık yönetimi alanında yapılan bu yatırımla birlikte doğal kaynakların korunması adına büyük bir kazanım elde edilecek.

Sürdürülebilirliğin Petlas için yalnızca bir hedef olmadığını söyleyen Petlas Genel Müdürü Hakan Yalnız, “Sürdürülebilirlik tüm iş süreçlerimizin temel taşı. Eylül ayında devreye almayı planladığımız atık su arıtım ve yeniden kullanıma dayalı saf su sistemi projesiyle yılda 500 bin ton atık suyu geri kazanmayı hedefliyoruz. Bu adım, ekolojik ayak izimizi küçültürken, daha verimli üretim sistemlerine geçişin de bir parçası. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak hem birey hem de markalar olarak hepimizin önceliklendirmesi gereken başlık olmalı. Marka olarak sürdürülebilirlik performansımızı daha da ileriye taşımakta kararlıyız” dedi.

Sürdürülebilirlik yolculuğundaki önemli aksiyonları hayata geçiren Petlas, son iki yılda sera gazı emisyonlarını yüzde 28’in üzerinde azaltarak, çevre performansında güçlü bir ivme yakaladı. Enerji verimliliğini artırmak amacıyla 2025 yılı sonunda devreye alınması planlanan verimli yakma sistemine sahip yeni kazan ve ileri teknoloji emisyon giderim üniteleri ile desteklenen kojenerasyon yatırımı da bu yaklaşımın devamını temsil ediyor. Üretim tesislerindeki 330 bin metrekarelik alanda 27 MW kurulu güce sahip GES projesini 2024 yılında tamamlayan ve elektrik tüketiminin yüzde 20’sini kendi kaynaklarından sağlayan Petlas, 2030 yılına kadar karbon emisyonunu yüzde 58 azaltma hedefini hayata geçirmek için çalışmalarına devam ediyor. Geçtiğimiz yıl sera gazı emisyonlarında da yüzde 16.4’lük bir düşüş sağlayan şirket, son iki yılda toplam sera gazı emisyonlarını yüzde 28,1 oranında azaltarak 2030 hedeflerine doğru sağlam adımlarla ilerliyor.